Yemek kültürünün gelişmiş olduğu ve dünyaca ünlü İtalyan mutfağına sahip olmalarına rağmen İtalyan kadınlar her zaman fit kalmayı başarıyorlar. İtalyan kadınlarının katı diyetler uygulamasına pek rastlanmaz; aksine, beslenme alışkanlıkları, düzenli egzersizleri ve hayata karşı duydukları neşe arasındaki hassas denge sayesinde incecik vücutlarını korumayı başarıyorlar.
Fransız kadınlarının da güzel bir cilde ve ince bir vücuda sahip olmalarına yardımcı olan beslenme sırları olduğu gibi, İtalyan kadınları da bu ipuçlarını günlük yaşamlarında sıkça uyguluyor. Birçok kadın İtalyan kadınların fazlaca nişasta tüketmelerine rağmen nasıl kıskanılacak derece de ince kalabildikleri sorusuna cevap arıyor. Bizde bu yazımızda bu sorunun cevabına yoğunlaştık.
Akşam Yemeği Sonrası Hafif Bir Yürüyüş
Alınan kalorinin bir an önce yakılmaya başlanması fit görünüm için büyük önem taşıyor. En hızlı ve ideal kalori yakma yönteminin ise egzersizler olduğu zaten biliniyor. Kalabalık spor salonlarına gitmeye veya yüksek yoğunluklu yağ yakma egzersizleri yapmaya gerek kalmadan, İtalyan kadınları kültürel olarak aşılanmış yaşam tarzı alışkanlıkları sayesinde ince vücutlarını koruyabiliyorlar.
Bu kültür yemeklerden sonra yapılan tipik bir İtalyan akşam yürüyüşüdür. İtalyan kadınları, hayatın yavaş temposunun tadını çıkarmak amacıyla akrabalarıyla, arkadaşlarıyla veya bazen tek başlarına, sessiz mekanlarda rahatça yürürler.
Yemekten sonra yapılan bu yürüyüş, sindirimi kolaylaştırmanın ve metabolizmayı hızlandırmanın yanı sıra, vücudun enerji yakmasına da yardımcı olur. Bu basit ama etkili alışkanlık sayesinde İtalyan kadınları her zaman hayranlık uyandıran sağlıklı bir fiziğe sahip olmayı sürdürürler. Bu, sadece bir fiziksel aktivite değil, aynı zamanda bir yaşam felsefesidir.
Geç Kahvaltı: Doğal Aralıklı Oruç
Akdenizli kadınların çoğu kahvaltıyı atlayarak güne sert bir espresso veya bir parça taze meyveyle başlamayı tercih eder. İtalyan kadınlarının ilk öğünü genellikle sabah erken saatlerde değil, öğlene yakın bir zamanda gerçekleşir. Koruyucu madde içeren işlenmiş gıdalar yerine, taze ve doğal gıdalara öncelik verirler.
Bu geç kahvaltı alışkanlığı, doğal ve zorlamasız bir “aralıklı oruç” dönemi yaratır; bu sayede vücut dinlenmeye, metabolizmayı verimli bir şekilde çalıştırmaya ve fazla enerjiyi yakmaya zaman bulur. Bu yöntem, vücudun kendini yenilemesine ve ideal kilosunu korumasına yardımcı olur. Ancak geç kahvaltı alışkanlığının sağlıklı olup olmadığı konusunda birçok bilimsel tartışmanın olduğu da unutulmamalıdır.
Gazlı İçeceklerden Uzak Durma
Gazlı içecekler arasında birkaç doğal içecek dışındakilerin neredeyse tamamının sağlık açısından zararlı olabileceğini uzmanlar belirtiyor. İtalyan kadınlarının gazlı içecek tüketme alışkanlığı yoktur, çünkü yapay tatlandırıcıların vücutta aşırı enerji birikimine ve yağlanmaya neden olduğunu bilirler.
Bu nedenle hem vücutlarını yeterince nemlendirmek hem de ciltlerini derinlemesine beslemek için bol su içerler. Ayrıca, İtalyan kadınları her yemeğin yanında bir kadeh kırmızı veya beyaz şarap içmeyi severler. Onlar için şarap, mutfak kültürünün ayrılmaz bir parçasıdır ve lezzetleri tamamlayan bir katalizör görevi görür.
Bu alışkanlık hem sosyal bir ritüel hem de ölçülü tüketildiğinde kalp sağlığına faydalı bir unsur olarak değerlendirilir. Fakat uzmanlara göre kısmen faydalı da olsa tüm alkollü içecekler başta karaciğer olmak üzere genel sağlık için önemli zararlara neden oluyor. Bu gerçeği göz ardı etmemek gerektiği de unutulmamalıdır.
Az Ama Öz Yemek: Yemek Yeme Sanatı
Yemek yeme alışkanlıkları ideal kiloda kalabilmek için büyük önem taşıyor. İtalyanların rafine yaşam tarzı ve güçlü Akdeniz kimliğiyle harmanlanan beslenme sanatı, İtalyan kadınlarının ince bir vücuda sahip olmalarına katkıda bulunuyor.
İtalyanlar masaya oturduklarında, genellikle önlerine boş bir tabak koyarlar ve yemekleri daha büyük bir kapta sergilerler. Bu sayede herkes, kendi kişisel ihtiyaçlarına göre, ölçülü miktarda yiyecek alıp tüketme eğiliminde olur. İtalyanlar için yemekler sadece enerji toplamak için değil, aynı zamanda sosyal bağları güçlendirmek için de bir fırsattır. Tüm bunlar bir yana alınan besinlerin daha hızlı sindirilmesi için yavaş yemek yemede önem taşıyor.
Yemek sırasında yapılan sohbetler, vücuda sindirim için yeterli zaman tanıyarak tokluk hissinin doğal yollardan artmasına olanak sağlar. Nişastalı bir diyete gerek duymadan, doğru zamanda ve doğru şekilde beslenildiğinde, her zaman dengeli bir vücut yapısı elde edilir.
Dolayısıyla tüm bu alışkanlıklara sahip olan kadınların daha hızlı kalori harcadıkları ve fit kaldıkları görülüyor. Kalori yakmak için metabolizmanın egzersizler ve sağlıklı yemek yeme alışkanlıkları ile desteklenmesi gerekiyor.
